Salı, Temmuz 24, 2012

Tepki-ME...

Paralel akış, İstanbul, 2012 ; © TOA
<<<<Hep zıt kutuplar mıdır? birbirini çeken.. Yokluklar, eksiklikler.. boşluklar, dolduranlar.. Tutku.. beklenilen bir parçanın yerli yerine oturması.. Tamamlamak, ait olmak.. parçası olmak..  Birleşmek, bir araya gelmek..tüm bunlar; kopmanın başladığı anı tetikler aslında.. başlar her bir ayrılış süreci, bir araya gelince.. Bir  Reaksiyondur ilişkiler.. ayrışır moleküller.. artılar ve eksiler.. başlar; yükün alış-verişi.. ta ki! Denge ye varıncaya kadar.. kaynaşıp durur ruhumuz.. Ayırlmaktır, kopmak..  bir tepkimedir aslında her bir ilişki.. tepkime.. etki ve tepki birlikteliği...... -Tüm bunlar olmasın diye beklemek mi?.- (Beklemek; ölümsüzlüğün özlemi ile sonunu bekleyen dindarın haline özenmektir, safiyane.. dönüşmeden beklemek mümkün müdür? devamlılığa, hem de değişime inat!.. farklılaşmadan bekleyebilir misin; sonsuza kadar süreceğine olan o yürekten inançla.. bekleye bilir misin?.... Evet! belki de en büyük bekleyiş, dingin bir hayalperest e özenmektir.. Dikilmektir, Tüm gerçekçi lerin karşısında, dürüstçe...) işte böyle direndi bazıları.. her şeyi bilen, kestiren ve düşünebilen; o yüce akılları ile.. işte böyle kuruldu tezgah, hain bir dönencenin kollarında.. cevapsızlığın tıkanışında bulundu hazin çözüm.. vazgeçiş ve inkar.. ;Hem de Aşk tan.. Aklın çözümü ne beklenebilir ki!.. çözüm; yadsımak.. yokluğuna inanmak.. Halbuki Bir tepkimedir Aşk.. Gözlenebilir ve bilimseldir.. kimyasal ve fiziksel yapımızı değiştiren ve asla eskisi gibi olamayacağız bir tepkimedir, Aşk.. Her aşk bir yangındır içimizde..  çoşkun hormon, ter, koku.. bir kimyasal.. bir uyuşturucu.. parçalarımız karışır orantısız, ölçüsüz veyahut ölçütsüz..... Potansiyelimizin kinetiğe bıraktığı egemenliği değerlendiren müthiş devrimdir, Aşk.. Potansiyalimiz; içimize biriken müthiş enerji.. ve bir araya geliş.. Tüm Yükün dokunarak aktarıldığı,  tüm gerçekliğimizin birbirine karıştığı.. katıştığımız o an.. Bak şimdi aklıma geldi, Lisede ki elektrik testlerini sevmesemde aklımda kalmış.. ipin ucunda salınan, Zıt kutuplarda, yüklü iki küre, önce şiddetlilce birbirini çeker sonra çarpışmanın etkisi ile hafifçe ayırılıp bir daha çarpışırdı. ipiğn ucunda salınmış kuklalar gibi çarpışıp durup, yükü paylaşınca ise ayrılıyoruz.. paylaşmak, pay etmek en güzeli elbette... doğanın vergisini paylaşmak gibisi var mı?.. vermek.. denge için.. ve AŞK a hala tüm kalbimle inanaıyorum herşeye rağmen.. vev biliyorum ki;  AŞK; bile bile yakınlaşmaktır, uzaklaşacaklarına..