Pazartesi, Ocak 27, 2014

Samimi ahlak..

>>>>Bir huyumu pek sevmem, yine de genelleme yapmayı pek bir severim.. genel bir mühendislik hastalığı sanırım.. Yine bir genelleme.. işte!... Mesela..

Kovada Tutsak,  2014, (c)TOA
>>>>Ya standart ve türevleri bir yaşam tarzınız ya da birey olarak özgür bir yaşantınız vardır.. Başkası da olabilir mi? Belki!.. ikisi de bir seçimdir.. seçilebilir.. ilk seçenek standarttır.. Herkese benzersiniz.. moda yı takip eder.. popüler olana uyarsınız.. bu, sizi mutlu kılabilir.. Göze batmazsınız.. (en azından..) farkedilmezsiniz .. (uzun zaman..) bütün insanların bu tür bir davranış içinde olduğu bir sistemde, huzurlu bile sayılabilirsiniz.. Ama genelleme yapmayı ne kadar sevsem/sevsek te (genelleme yapma duygusu en iyi ve en güzelin BEN olduğu düşüncesi ile ilintilidir.. iradi olarak vazgeçmeye çalışma nedenim bu olsa gerek.. neyse!...) bildiğimiz bir şey vardır.. aynılıklar ve farklılıklar var olacaktır.. çoğunluk; benzerliklerini ve değerlerini yüceltme gayesindedir.. benzer Yayınlar.. reklamlar.. köşe yazarları.. best seller  yazarlar..... beslenir, yüceltilir.. Genele hizmet hareketi, sizi yarı yolda bırakmaz.. yaşatır.. Kolaydır...... 
>>>>>Farklılıklar  sorgulatır.. En ufak bir başkaldırış bile mükemmelleştirdiğimizi sandığımız idea yı sarsacaktır..  işte! bu alternatif sorgulama, gidilen farklı yol, grubun mükemmel ülküsünü sarsan bir virüs gibi algılanır.. Sert bir tepki ile karşılanır (fiziksel şiddete varan düzeyde).. Yok edilmeye çalışılır, yüceltilmeden.. Göze batırmadan.. 
>>>>>Son zamanlarda, Hırsız'lık ile ilgili suçlamalar var.. Herkes, Siyasileri suçluyor.. (öyle ya! insanımız çok ahlaklıdır!..) Toplumumuzda Ahlak karakteristik algılanır.. Ahlak, doğuştan kazanılır.. soy vardır; ahlaklı.. soy vardır; hırsız.. soy vardır; Kaltak, orospu.. Soy vardır;sadist ... (daha da uzatılabilir ya!) Ahlak algısı, düşünseldir.. Devletin arazisine ev yapan, aile babası.. bakkalın önünden çikolata çalan, canı çekmiş çocuk.. Mahalle de  onunla bununla yatmış, yoksul kadın.. Oğlu için ilişkilerini kullanan, Bakancık.. çalmamış, soymamış bakancık.. Sanırım aynı topraklarda yaşayan bizler için her bir örnek, farklı bir ahlaki anlam taşımaktadır.. Aynı dine mensup olanlarca bile.. (din konusuna girmek istemiyorum) Ee! peki genelleme.. Doğru!.. Yanlış!.. gerçek bunun neresinde.. nasıl olacak şimdi..?! Nasıl?.....
>>>>Bizim yapmadığımız her şeyi irdeleyip.. sorgulayıp.. yargılayıp.. suçlayıp.. diğerlerini (dahil olduklarımızı, aynısını uyguladıklarımızı) es mi geçeceğiz..?.. hepimizin baskıladığı ve ayıpsadığı, yapamadığı irrite olduğu şeyler vardır elbet.. Dedim ya! "Ahlak düşünseldir".. Ahlaklı insan, mantık zekası ile  bir yolu seçer.. Davranışının bir nedeni ve bedeli vardır.. Artıları, eksileri.. cesareti, arzuları.. göze aldıkları.. konumu ve gücü ile kararını verir.. kimse duygularından, dinin ulu oluşundan bahsetmesin!.. Bugün ki Ahlak; matematik zekamızın bir ürünüdür..

Manzaraya karşı, 2014 (c) TOA
>>>>Bir kadının, Duygusal bir ilişki yaşama talebi, ve karşılığında karşısındakine sevgisini sunması, mantıksal bir seçim ve onun sonucudur... (Mesela yine bir genelleme..).. Aslında duygusal olduğunu düşünen ve zanneden çoğu Kadın arkadaşımın, mantık zekasının bir aldatmacası ile kendini kandırdığını görmekteyim.. Beynin; kadının hislerinin önemsenmesi talebi, bir ihtiyacı karşılama adına kurulmuş basit bir denklemden başka bir şey değil.. (al gülüm-ver gülüm).. Ahlakçı söyleve sarılanlar.. dizginlemek istedikleri arzuları.. İradi mücadeleleri... tipik bir paradoks.. Özünde; Ahlakçıyım söylevi, bir nevi maskeleme bence.. (bkz. hacı-hoca...)
>>>>Söz ün özü: yaptıklarımız ve yaşadıklarımız da hislerimizin gücünü/etkisini kaybettiğimizden bu yana; AHLAK;  pragmatik tavrı ile bizi durumdan duruma farklı yaklaşımlarla (doğrularla) karşılamakta.. İnsanların gittikçe bilişsel zekaları ile hareket etmeleri, her farklı tavırda, her birimizi şaşırtıyor... Duygusal zeka  sahibi olduğumuzu sanmamız.. büyük bir yanılgımız.. Duygularımıza sığınarak yaptığımızı sandıklarımız ise bizi ummadığımız ve geri dönülmez noktalara taşımakta.. (hisleri öldürme- hayalperestleri aşağılama yargısı bakalım; daha nelere gebe bırakacak, bizleri..) Toplum olarak üç maymunu oynamayı bırakmadığımız sürece, samimi olmayan bir Ahlak anlayışı ve etik sorunlarla karşılaşmaya devam edeceğiz... Maalesef...

Hiç yorum yok: